Ana SayfaBlogSözel KöşeBeyaz Perdede Yaşlılık: “Mukadderat”

Beyaz Perdede Yaşlılık: “Mukadderat”

Mukadderat (2024)

Mukadderat, senaryosunu Erdi Işık’ın yazdığı ve Nadim Güç’ün yönetmenliğini üstlendiği, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “En İyi Film” ve “En İyi Kadın Oyuncu” ödüllerini kazanan mizah ve toplumsal eleştiriyle harmanlanmış bir kara komedi.

Film, Kastamonu’nun küçük bir taşra kasabası olan Cide’de geçiyor. 65 yaşındaki Sultan, eşinin ölümünün hemen ardından yalnızlık korkusuyla yeni bir hayat arkadaşı arayışına girer. Ancak çocukları, annelerinin bu isteğine şiddetle karşı çıkar. Sultan onları dinlemez. Kendi yolunu çizmeye kararlıdır. Tanıştığı biriyle yaptığı derin bir sohbet sonrasında, ikinci baharını yaşamanın yalnızca bir eş bulmaktan ibaret olmadığını anlar. Kendi hikayesini yeniden yazması gerektiğini fark eder. Bu kez, başkalarının beklentilerine değil, kendi iç sesine kulak vererek..

Erdi Işık: “Üç yıl önce, Nur Abla (Sürer) ile tanıştığımızda, kendisi bana 65-70 yaşındaki kadın karakterlerin merkezde olduğu projelerin yokluğundan sitem etmişti. Ben de tam o dönemlerde “Mukadderat” üzerine düşünüyordum. Kendisine bahsettim, senaryoyu okumadan “Evet” dedi.”

Sultan, hayatını yeniden şekillendirmeye karar verir. Bahçesinde yetiştirdiği sebzeleri satmak için pazarda kendi tezgâhını açar. Bu hamle, onun için sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda toplum içinde yeni bir rol edinme çabasıdır. Pazardaki erkek tezgâh sahiplerine ve kasaba halkına varlığını kabul ettirmeye çalışır. Erkek egemen dünyaya adım atışı kasabada, özellikle oğlunun işlettiği kahvehanede, şaşkınlık ve dedikoduyla karşılanır. Çünkü Sultan, yaşlı ve dul bir kadın olarak toplumun kalıplaşmış yargılarına meydan okumaktadır. Toplumsal normlar, yaşlı kadınların belirli bir rol çerçevesinde kalmasını beklerken, Sultan bu sınırları zorlar. Sultan, varoluşsal mücadelesini sürdürerek evini bir pansiyona dönüştürür ve işletmeye başlar. Bu süreçte kasabadaki diğer kadınlara da istihdam sağlayarak kadın dayanışmasını güçlendirir.

Film, yaşlı bir kadının toplumsal baskılara rağmen kendi ayakları üzerinde durma ve kimliğini yeniden keşfetme yolculuğunu anlatırken, sadece bireyin değil, bir toplumun değişimine dair umut verici bir hikâye anlatısı sunuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir